19 Aralık 2008 Cuma

Köpek Eğitiminde Temel Bilgiler


Köpek Eğitimi Nedir?

Eğitim esnasında öğretilen komutlar köpeğinizle anlaşma yolunda ilk adımlar olabilir ancak önemli olan gerek insan veya hayvan topluluğu içerisine çıktığında gerekse sahibiyle yalnız kaldığında kimseyi rahatsız etmemeyi öğrenmesi,sosyal davranmayı bilmesi,zamanla komutlara gerek duymamasıdır.

Köpeğe en iyi eğitim hangi ortamda verilir?

Köpeğin kendi yaşadığı ortamda, sahibinin gözetiminde. Böylece köpekte ayrılık stresi oluşmayacak ve özlem içerisinde olmayacak,eğitmen tarafından eğitim esnasında köpek sahibine eğitim hakkında bilgi aktarımı olacaktır.

Eğitim nekadar sürer?

Temel ve ileri itaat eğitimi 3-4 hafta.

Eğitim Adaptasyonu nedir?

Köpeğin temel ve ileri itaat eğitimlerinin bir köpek eğitmeni tarafından verilmesi sonrası öğrendiklerini sizinle de yapması için eğitmenle birlikte çalışmanız.

Temel eğitim bir köpek için şarttır. TEMEL EĞİTİM verilirken aceleci olmayıp, komutları yavaş yavaş köpeğe öğretmeliyiz. Aksi taktirde köpek zevk almaz ise inat yapabilir ve hatta eğitimden soğuyabilir. Köpeklerde aynı çocuk piskolojisine sahiptirler, olumsuz ortam ve hareketlerden çok çabuk etkilenirler. TEMEL EĞİTİM aşamasında çok sabırlı ve toleranslı olunmalıdır. Sevk kayışı (yedek) ile bağımlı olarak altı ay kadar beraber olmak gerekir,bütün eğitimi bitse bile.

YÜRÜ : Tasmalı olarak yanınızda yürümek. Bu eğitimin temel taşıdır. Çünkü köpek sahibini değil de, sahibi köpeği gezdirmelidir. Bu kural çok önemlidir çünkü köpekler ikili yürüyüş ahengini bilmezler ve dağınık yürürler.Bu eğitimde temel amaç sahibi ile köpek gezinti yaparken yürüyüşlerinin ahenk içinde olmasıdır. Köpek sizin dizinizin hizasında yürümelidir. Ne sizden hızlı ve uzak nede sizin gerinizde kalmalıdır.

KAL : Köpeğe 6 aylıkken başladığımız ilk komut (kal)'dır.Bu komutta köpeğiniz ayakta 4 ayağının üstüne durmalıdır. İkinci bir emir gelene kadar köpek bu şekilde duracaktır. Köpeğinizle normal tempoda yürürken (ilerde koşarken) emir verildiği anda duracaktır.

OTUR : Köpek sol diz hizanızda yürürken aniden durduğunuzda 1'nci komuttaki gibi düz (kal) pozisyonuna geçmeli.Eğitim yaparken sevgi unsuru ihmal edilmemeli ve tabi ki istemediğiniz bir hareket yaparsa anında olumsuz bir tavır sergilenmemelidir.

YAT : Bu öğretilen komutları daima ilk başlarda temel eğitim bitene kadar yapmak gerekir.Köpekler pek yatmayı sevmez,çünkü bu durumda boyutları küçülür ve etrafı pek göremezler. İçgüdüsel olarak daima tetikte olurlar. Her an bir yerlerden karşılarına bir tehlike çıkacakmış gibi davranırlar.

HAYIR : Bu komutu söylediğiniz an da köpek o anda ne yapıyorsa o işi bırakmalıdır, mesela bir pisliği yemeye çalışıyor veya bir kediye saldırmaya hazırlanıyor olabilir.

Bol Tekrar ve Oyun : Köpeğin eğitiminde çok önemli rol oynar. Köpeğin yaşı ilerledikçe eğitim zorlaşacaktır.

6 Aralık 2008 Cumartesi

Köpek Eğitmek


EĞİTİM

İster bahçede ister evde kalsın bir köpeğin kesinlikle eğitilmesi gerekir. Bununla köpeğin mutlaka bir eğitmen tarafından eğitilmesi gerektiği kastedilmemektedir. Bazı köpekler aile bireylerinin davranışlarıyla kendi kendini geliştirerek eğitilebilirler. Ancak yeterli bilgi ve zaman gerektirdiği için en iyi yol böyle bir işe kalkışmadan köpeğin eğitilmesi için ya bir eğitmene ya da uygun bir kulübe verilmesidir. Bir köpek ne kadar iyi eğitilirse eğitilsin, kalabalık ortamlara her zaman tasmalı olarak çıkmaları gerektiği unutulmamalıdır. Aşağıda açıklanan yöntemler bir eğitimin ana hatlarının en basit şekli olup eğitilecek köpeğe göre değişiklik gösterebilir.

GENEL EĞİTİM

Genel eğitim, köpeğe mutlaka verilmelidir. Kimi köpek bu tür eğitimleri kendiliğinden öğrenir gibi görünse de bu sırada yanlış alışkanlıklar edinebileceği için aşağıdaki eğitim kurallarına kesinlikle uyulmalıdır.

1) Eve Uyum: Öncelikle annesinden yeni ayrılmış yavru köpeklerin eve alıştırılması sağlanır. Genellikle bu olay pek sorun oluşturmamakla beraber bazen yavru, annesinin ve kardeşlerinin özlemi içerisinde olabilir. Bu yüzden yalnız kaldığı zamanlar ağlamaya başlar. Burada dikkat edilmesi gereken konu köpekle fazla ilgilenmemektir. Aksi taktirde köpek sürekli aynı ilgiyi bekler, göremediği zaman da mutsuz olur.

2) Yeme içme Alışkanlığı: Küçük yavru köpeklerde gerekli besini alabilmesi için günde 5 öğün verilir. Öğün sayısı köpek büyüdükçe azaltılarak, köpek bir yaşına geldiğinde 1 'e indirilir. Yeme ve içme eğitimi için, köpek önüne konulan besini hemen bitirmeli, bitirmediği taktirde belli bir süre sonra kaldırılmalı ve yemek her gün aynı saatlerde verilmelidir.
3) Tuvalet Alışkanlığı: Bunun için çeşitli yöntemler önerilmektedir.

a ) Yavru köpeklerin uykudan kalktıktan hemen sonra veya yemek yedikten belirli bir süre sonra istenilen yere götürülerek tuvaletini yapması beklenir. Yaptığı taktirde ödüllendirilir. Bu yöntemlerden en basitidir.

b ) Küçük ve orta yaşlı köpeklerin eğitiminde iyi bir gözlem gerekmektedir. Köpeği sık aralıklarla dışarı çıkartarak, dışarıda tuvalet yapması sağlanır. Tuvaletini yaparken köpek sözlü olarak ödüllendirilir. Ancak köpek tuvalet pozisyonu aldığında köpek sahibinin hareket etmemesi ve köpeğin görebileceği bir yerde olması gerekir. Aksi taktirde köpek vazgeçebilir.

c ) Evde tuvalet eğitimi: Bu amaçla köpeğin bulunduğu ortamın yarısına gazete kağıdı serilir. Köpek gazete kağıdının üzerine tuvaletini yaptığı zaman ödüllendirilmelidir. Dikkat edilmesi gereken bir konu da bu gazete kağıtlarının bir kaç kat olması ve kirlendikçe üsttekinin alınıp atılmasıdır. Köpek gazetenin üzerinden başka bir yere tuvaletini yapıyorsa, tuvaletini yaptığı yer temizlenirken, köpek temizleyen kişinin yanında olmalı ve temizleyen kişinin yüz ifadesinden ve sesinden yanlış bir hareket yaptığını anlamalıdır. Köpek bu uygulamayı öğrendikten sonra gazete ile kaplı alan küçültülür ve gazete köpeğin tuvaletini yapılması istenilen yere konulur. Ancak bu yer değişimi bir anda yapılmamalı, aşamalı bir şekilde alıştırarak yapılmalıdır. Kimi köpek sahibi köpeği yanlış yere tuvaletini yaparken gördüğünde köpeğin üzerine doğru koşarak veya bağırarak tuvalet yapmasını engellemek istemektedir. ilk bakışta bu uygulama her ne kadar başarılı olursa da kalıcı bir takım sorunlara neden olabilir. Örneğin, yetişkin bir köpeğin heyecanlandığı zaman idrarını kaçırması bu yüzdendir. Özellikle bu tür eğitimler için sabır ve zaman gerekmektedir. Bazı köpekler bu eğitimi çok çabuk bir şekilde kavrar, bazıları ise daha geç kavrarlar. Bu eğitim 5 aylık yaşa kadar verilmiş olmalıdır.

Bu amaçla uygulanan çeşitli ticari preparatlar bulunmaktadır, ancak bunların başarı düzeyleri tartışmalıdır.

Bu eğitimde yapılmaması gerekenler;

a- Köpeğinizin daha az idrar yapacağını düşünerek suyunu azaltmayın ya da kesmeyin, çünkü köpekleri n önünde sürekli su bulundurulması, istedikleri zaman su verilmesinden daha doğrudur.

b- Köpeğinizin burnunu idrarını yaptığı yere sürmeyin, çünkü bu kötü ve yararsız bir cezadır. Sadece tuvaletini yaptığı yeri koklamasını sağlayıp, dışarı alın.

c- Kimi köpek kendiliğinden tuvalet yapmak istediği zaman huysuzlanır, köpek sahibi bu davranışa anlam veremez ve köpeği cezalandırır. Bu durumda köpek yanlış bir şey yaptığını düşünerek daha sonra hareketleriyle belli etmeden istenilmeyen yere idrarını yapar.

Köpeğinizin dışarıda her yere tuvaletini yapmasına izin vermeyiniz ve tuvaletini yaptığı yeri temizleyiniz. Bu şekilde köpekleri n çevreden olumsuz tepki görmesini de önlemiş olursunuz.

4) Çevreye Zararın Önlenmesi: Bu amaçla özellikle küçük yaştaki köpeklerin diş değiştirme döneminde alışkanlık haline getirdikleri kemirme eylemi giderilmeye çalışılır. Bunun için küçük yaştan itibaren diş kaşıntıları ortaya çıkmaya başladığı dönemde oyuncak kemikler verilir ve köpeğin çevredeki eşyalara zarar vermesi engellenir. Doğal kemikler de kaynatılarak verilebilir, ancak bunda aşırıya kaçmamak gerekir. Aksi taktirde sindirim bozuklukları görülebilir.

5) Tasma Alışkanlığı: Yavru köpekleri n bu alışkanlığı edinebilmeleri için en iyi yöntem boyunlarına tasmayı çağrıştıracak herhangi bir şeyin takılmasıdır. Küçük yaştan itibaren köpeklerin tasma ile dolaştırılmaları ilerisi için yararlıdır. Kimi köpek sahipleri, köpek üzerinde güzel durduğu için zincirden yapılmış tasmaları kullanmayı tercih ederler. Ancak, ağırlıklarından dolayı taşıyamadıkları için, küçük yavru köpeklerde bu uygulama yanlıştır.

6) Köpeğin Adını Öğrenmesi ve Alışması: Öncelikle tek heceli bir isim seçilmelidir. Yavru köpeklerde yemek verirken, onlarla ilgilenirken, onları çağırırken vb. durumlarda tekrarlanarak köpeğin ismini öğrenmesi ve alışması sağlanır. Dikkat edilmesi gereken bir konu, bu isim seçilirken köpeğin büyüklüğü ve ırkının göz önünde bulundurulmasıdır.

Kimi köpek sahibi geleceği düşünmeden köpeğe uymayan isimler vermektedir. Bu isimler ileride çevre tarafından yadırganacağı için köpek sahibi bu ismi değiştirmek durumunda kalabilir.

7) Köpeğin Düdüğe Alıştırılması: Bu amaçla köpeğe adı öğretilirken bazen düdük kullanılır, böylece köpek düdük sesine de alıştırılmış olur.

8) Köpeğin Havlamasının Önlenmesi: Yavru köpekler anneleri ve kardeşlerinden ayrıldığında ve yeni bir yere getirildiklerinde yanlarında sürekli olarak birisine gereksinim duyarlar. Yalnız kaldıklarında ise öncelikle sızlanarak daha sonra sızlanmanın şiddetini arttırarak havlamaya başlarlar. Bunun önlenmesi için köpeklerin bulundukları yere, ya saat ya da açık bir radyo konulması iyi sonuç verebilir. Bunun yanı sıra köpeğin bulunduğu ortama bir zil konularak köpek havladığında zile basılarak havlaması engellenir. Diğer bir yöntem ise köpek havladığında köpeğin bulunduğu odanın kapısını çalmak ya da kapıya ucunda ağırlık bulunan bir ip bağlayarak ipi çekip bırakmaktır. Bu eğitim sabır gerektirir, her ağlayışında sabırsız davranarak köpeğin bulunduğu yere gidilmesi olumsuz sonuç verir.

4 Aralık 2008 Perşembe

Köpek Bakımı


KÖPEK BAKIMI

Her canlı varlık gibi köpekler de, yaşamlarını sağlıklı sürdürebilmek için, belirli ortam ve koşullara gereksinme duyar. Barındıkları yerin sağlıklı yaşamalarına elverişli olup olmadığından tutun, gereksindikleri besin türü ve oranının karşılanıp karşılanmaması, temizlik ve bakımlarının yapılıp yapılmaması, hareket etme ve dolaşma olanağı bulup bulmamalarına değin pek çok etken, sağlıkları üzerinde etkiler yaratır. Her ne kadar dış koşullardan etkilenmeyen kişiler için �it gibidir, ona bir şey olmaz!� derlerse de, köpekler, özenli bakım isteyen nazik varlıklardır. Barındırılmaları, beslenmeleri, bakım ve temizlikleriyle diğer gereksinimlerinin karşılanmasında titiz davranılmalıdır. Küçük ihmaller, önemsiz gibi görünen savsaklamalar, bilgisizlikten doğan yanlış uygulamalar, köpek sahibinin büyük çaba ve emekle bile gideremeyeceği sakıncaların kaynağı olabilir. Bu nedenle, köpek bakımında ve onların sağlıkla yaşamalarında büyük önem taşıyan temel konulardan �barınma ve beslenme� üzerinde ayrıntılarıyla durmaya çalıştık. Şimdi de, büyük önem taşıyan diğer bir konuya, köpeğin bakımına değineceğiz. Köpeğin bakımı:

a) Köpek barınağının bakım ve temizliği

b) Köpeğin vücut bakımı, temizliği ve egzersizleri olmak üzere iki ana bölümde ele alınabilir.

KÖPEK BARINAĞININ BAKIM VE TEMİZLİĞİ

Köpek barınağının yalnızca sağlık koşullarına uygun oluşu yeterli değildir. Kullanılan her konut gibi köpek kulübesi de zaman içinde kirlenir, aşınır. Bakım ve temizlik gerektirir. Daha önce de değindik, kullanma ve bakım açısından köpek kulübelerinin yeri büyük önem taşır. Kulübe, köpeğin döküntü ve artıklarının ev halkını, eve gidip geleni rahatsız etmeyeceği kadar eve uzak, bakımının kolaylıkla yapılabileceği kadar yakın olmalıdır.

� Köpeğin kulübesi her gün temizlenmelidir.

� Köpeğin minderi her gün dışarı alınmalı, silkelenmeli ve havalandırmalıdır.

� Kulübenin içi, tüy artıklarından, döküntülerden süpürülerek temizlenmeli, parazit bulunup bulunmadığı denetlenmelidir.

� On-on beş günde bir parazitlere karşı ilaçlama yapmak yerinde bir önlemdir.

� Kirlenen, ıslanan minderlerin temizliğine, kuru ve rutubetsiz olmasına özen gösterilmelidir. Minderler gerektikçe değiştirilmelidir.

� Kulübe çevresinin temizliğine en az barınağın temizliği kadar özen gösterilmeli, yiyecek, döküntü, tüy gibi artıklar özenle toplanılarak bahçenin uzak bir köşesinde açılan çukura gömülmelidir. Böylece, insan sağlığına da zarar verebilecek olan parazitlerin neden olabileceği tehlikelerden korununmuş olur.

� Kulübede zamanla oluşabilecek çürüme, kırılma, çatlama, boyaların dökülmesi gibi arızalar savsaklanmadan giderilmelidir. Akan bir dam, rutubet, su geçiren bir taban, yağmurların süzüldüğü, asalakların barındığı çatlak duvarlar büyük sorunlara yol açar.

KÖPEĞİN VÜCUT BAKIMI, TEMİZLİĞİ VE EGZERSİZLERİ

Bakım, köpeğin sağlığını ve iş verimini olduğu kadar, görünümünü ve güzelliğini de etkiler. Bakımı gereğince yapılan köpek, kendini daha ilk bakışta belli eder. Tüylerinin parlaklığı ve düzeninden, hareketlerinin canlılığına, bakışlarındaki dikkat ve zekadan, davranışlarındaki güven ve uyuma değin her şey bunu yansıtır. Hepsinden önemlisi, bakılan köpek sevilen köpek demektir, değer verilen köpek demektir. Bu ise, bir köpeğin yetiştirilmesinde besin kadar önemli bir öğedir. Köpek bakımı belirli başlıklar altında toplanabilir. Bunları şöyle sıralayabiliriz:

1. Tüylerin ve Derinin Bakımı:

Köpek postlu bir hayvandır. Bu post, onun dış etkilere karşı korunmasını sağladığı gibi görünümünü güzelleştiren bir değer de taşır. Köpeklerin bir bölümünün tüyleri kısa, bir bölümünün orta uzunlukta, bir bölümünün ise oldukça uzundur. Doğal olarak uzun tüylü türler, daha büyük ve özenli bir bakım gerektirir. Özellikle tüy değiştirme zamanı olan ilkbahar, ve sonbahar süresince, bu iş daha büyük bir önem kazanır. Gerekli bakım yapılmadığı takdirde, köpeğin yaşadığı tüm çevre tüy döküntüleriyle dolar. Bu ise insanların sağlığı açısından büyük sakıncalar içerir. Köpek için ise başka açıdan önem taşır.

Fırçalanmayan ve bakılmayan tüyler, köpeği rahatsız eder, kaşındırır. Onları kendi çabasıyla düşürmeye çalışır. Bu ise yaralanmasına, cildinin çizilmesine ve mikrop kapmasına yol açabilir. Bazı deri hastalıkları ortaya çıkabilir. Bütün bu sakıncaları önlemek, köpeğin sağlıklı bir cilde ve tüylere sahip olmasını sağlamak için, normal zamanlarda günaşırı, tüy dökümü süresince günde bir kez fırçalamak yararlı ve gereklidir. Ancak, derinin bu devre içinde son derece hassaslaştığı unutulmamalı, sert kıllı fırçalar kullanmaktan kaçınılmalıdır.

Köpeğin özel bakım gerektiren bir tür olmadığı durumlarda, genel olarak şöyle bir yol izlenebilir. Tüylerin fırçalanmasına baş üstünden başlanılır ve orta sertlikteki kıl fırça ile hayvanın gerisine doğru sıkıca sıvazlanarak taranır. Sırt bölgesinin taranması bitince, göğüs yöresi ve köpeğin yanları aşağıya doğru ayaklara varıncaya değin düzenli sıralar halinde fırçalanır. Bundan sonra kıllar çıkış yönünün tersine, bir kez daha fırçalanır. Bu tarayış, kıl diplerini güçlendirdiği, deriye masaj yerine geçtiği gibi, kıl diplerine yerleşmiş bulunan toz ve zararlı maddeleri de kabartır. Bundan sonra, yeniden düzgün yönde bir fırçalama ile tüy bakımının birinci aşaması bitirilir.

Islatıldıktan sonra sıkılarak suyu iyice alınan pamuklu bir bez parçası, eski bir fanila ile köpeğin tüyleri çıkış yönünde bastırılarak silinir. Göğüs, karın, bacak ve bacak araları iyice temizlenir. Bu arada deri iyice araştırılarak, kene, pire gibi zararlıların bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer görülürse önlemleri alınır.

Kısa Tüylü Köpeklerin Taranması: Kısa tüylü köpeklerin taranmasında kısa ve yumuşak kıllı fırçalardan yararlanılır. Sert ve uzun kıllı fırçalar kullanım bakımından elverişsiz olduğu gibi, köpeğin derisini de çizebilir. Bundan sonra tüylerin çıkış yönüne doğru yapılan fırçalanmayla bütün toz ve pislikler atılır. Köpeğin tüyleri düzenli, parlak ve sağlıklı bir görünüm kazanır.

Uzun Tüylü Köpeklerin Taranması: Uzun tüylü köpeklerin taranmasında, uzun ve sert kıllı fırçalardan yararlanılır. Böylece sık ve uzun tüylerin arasına girip onları temizlemek ve havalandırmak, düzen vermek mümkün olur. Bu amaçla, dişleri aralıklı taraklardan, tel fırçalardan da yararlanılabilir. Özellikle Kaniş gibi tüyleri kıvırcık ve sert olan türlerin tüy bakımında böyle taraklar ve tel fırçalar gereklidir.

2. Dişlerin Bakımı:

Genç ve sağlıklı köpeklerin dişleri beyaz, parlak ve diş taşlarından arınmıştır. Diş sağlığının, yaşla olduğu kadar beslenme ve bakımla da büyük ilişkisi vardır. Gelişme çağlarında kalsiyum gereksinimi yeterince karşılanan köpeklerin dişleri güçlü ve sağlam olur. Erişkin olduğunda, gevrek, iri sığır kemiği verilen köpeklerin dişlerinde diş taşları oluşamaz ve dişler aşınmalara karşı direnç kazanır.

Dişlerdeki renk sararması, kötü ağız kokuları her zaman diş taşlarından ileri gelmez. Kimi kere bunların nedeni sindirim bozukluklarıdır. Dişlerde görülen önemli arızalar ve diş taşları için mutlaka bir veteriner doktora gitmek gerekir. Ancak, kirli ve sararmış dişler, sertçe bir bezi limon suyuna batırarak silmek veya hidrojen perokside batırılmış bezle oymak suretiyle temizlenip beyazlatılabilir. Dişleri temizlemek amacıyla, kullandığımız türde diş fırçalarından da yararlanmak mümkündür.

3. Göz ve Kulak Temizliği:

Sağlıklı bir köpeğin gözü temiz, parlak ve canlıdır. Çapaklı, donuk ve kanlı gözler sağlıksızlık belirtisidir. Köpeklerde göz temizliğine özen göstermek, çapaklanma ve kanlanma olduğunda, asit borikli suya batırılmış bir pamukla gözleri silip temizlemek gerekir. Çoğunlukla üşütmeden ileri gelen çapaklanmalarda Camomile ve Borasit solüsyonlarının kullanılması yarar Sağlar. Aşırı ve inatçı olaylarda veteriner doktora başvurulmalıdır.

Kulaklar, köpeklerin önemli olduğu kadar duyarlı ve hastalıklara açık bir organıdır. Köpeğin tüylerinin fırçalanması sırasında kulaklar bilhassa incelenmeli kulağın içine doğru giden kıllar dışa doğru taranmalıdır. Köpeklerin kulaklarında, havadaki tozların kulak içlerine girmesini önleyen bir nemlilik vardır. Bunu, kulakta bulunan salgı bezleri sağlar. Böylece kulak kepçesinde tutulan kirler, duyarlı bölgelere girme olanağı bulamazlar. Ancak bunların kulak kepçesinde de fazla oranda birikmesi hastalıklara yol açar, sakıncalar doğurur. Bunların, asit borikli Suyla hafifçe ıslatılmış veya zeytinyağı ile nemlendirilmiş bir pamuk parçasıyla gerektikçe temizlenmesi zorunludur. Ancak bu temizleme sırasında büyük özen gösterilmeli kulak iç

Kulak kepçelerinde biriken kirlerin temizlenmesi, kulak sağlığı konusunda ilerde doğabilecek sorunların önüne geçer.

Kulakta görülebilecek akıntılarda dikkatli olunmalı, böyle durumla karşılaşıldığında zaman yitirilmeksizin veterinere başvurulmalıdır. Çünkü bu belirti, önemli bazı hastalıkların habercisi olarak görülebilmektedir.

4. Ayak ve Tırnakların Bakımı:

Özellikle ev dışında yaşayan, av gibi yürüyüş gerektiren görevler yüklenmiş bulunan köpeklerin ayaklarında aşınmalar, yaralanmalar, çizilmeler, tırnak kırılmaları görülebilmektedir. Bu nedenle, yapılan bakım sırasında ayaklar da gözden geçinilmeli, hayvana rahatsızlık veren bir durum olup olmadığı araştırılmalıdır.

Ayak ve tırnaklar bu iş için kullanıma elverişli bir fırça ile fırçalanmalı, eğer varsa, tırnak arasına sıkışmış olan kurumuş çamur parçaları, toz ve kinler temizlenmelidir. Dolaşılan yerlerde bulunan keskin kenarlı kayalar veya kırık cam parçaları, köpeğin taban yastıklarında derin kesiklere neden

Tırnaklarda kırılmalar olabilir, taban yastıklarına kıymık, diken batabilir. Bu gibi durumların bakım ve tedavisi anında yapılmalı, kesik, çizik ve tırnak yaralarının ihmal edildiğinde bazen büyük sorunlar çıkartabileceği unutulmamalıdır.

Kırılan tırnaklar gibi aşırı uzayan tırnaklar da bakım gerektirir. Normalden fazla uzayan tırnaklar kimi kere kıvrılarak köpeğin etme batar ve iltihaplanmalara yol açar. Kimi kere ise, sağa sola takılarak köpeği rahatsız eder ve sonunda kötü bir biçimde kırılır. Bütün bu nedenlerle zaman zaman köpeğin tırnağını kesmek gerekir. Köpeğin tırnağı, ya bu iş için özel olarak yapılmış bulunan Papağan Gagası adıyla anılan özel bir makasla, ya da manikür takımlarında bulunan herhangi bir tırnak pensi ile kesilebilir.

Tırnak kesilmesi,düşünüldüğü kadar basit bir iş değildir. Yanlış ve hatalı kesim büyük sorunlar yaratabilir. Tırnağın kesim sırasında fazla derin alınması kanamalara ve iltihaplanmalara yol açar. Resimdeki kesime dikkat ediniz. Tırnak, fazla derine gitmeden ve tırnak ucu kütleştirilmeden kesilmektedir. Pürüzlü ve kırık tırnakları törpülemek gerekir. Bu amaçla bildiğimiz tırnak törpüleri kullanılır. Törpülemenin, tırnağın çıkış yönünde olması gerekir. Ters yöne doğru yapılan törpüleme tırnak köklerini zedeler ve iltihaplandırır.

Bakımlı ve sağlıklı bir köpeğin ayaklarında, tırnaklar arasında yabancı herhangi bir madde bulunmaz. Tırnaklar bakımlı ve düzgündür. Uzamış, çatlamış, kırılmış tırnak yoktur. Taban yastıkları bakımlıdır, kesikler, yaralar ve kabuklanmalar görülmez.

5. Yıkama ve Temizleme.

Köpeklerin cilt dokusu, insanlarınkine oranla çok değişiktir. Köpeklerin ter bezleri yoktur. Yani terlemezler. Köpeğin derisi insanınki gibi hava almaya elverişli yapıda da değildir. Buna karşın köpek zengin sayılabilecek yağ dokusuna sahiptir. Bu yağ bezleri deriyi yumuşak ve dirençli kılan. Köpekleri, koktukları gerekçesiyle sık ve aşırı yıkayanlar, onların sağlığıyla oynar. Köpek, zorunluluk olmadıkça yıkanmamalıdır. Yıkanması gerektiğinde, bu sıcak yaz aylarına rastlatılmalıdır ya da çok iyi kurulanmasına özen gösterilmelidir. Aşırı yıkama derideki yağların yitirilmesine, derinin kuruyarak çatlamasına, tüylerin canlılığını kaybetmesine yol açar. Soğuk havalarda, özellikle ev dışında barındırılan köpeklerin yıkanması şiddetli soğuk algınlıklarına neden olabilmektedir.

Köpek, sağlığı açısından gerekli olduğunda veya sıcak yaz aylarında sı olmamak koşuluyla yıkanabilir. Köpeğin yıkanmasında bazı noktalara dikkat edilmelidir. Köpeğin yıkama suyu veya soğuk olmamalı, 35 C0 dolaylarında bulun malıdır. Köpeğin yıkanmasında kullanılacak şampuan, içinde yağ ihtiva etmelidir.

Kulaklara su kaçmaması için, birer parça pamukla kulakların kapatılması yerinde bir önlemdir. Çünkü, kulağa kaçan su büyük sakıncalar doğurur. Yıkanacak köpek, bir banyo küvetine, genişçe bir lavaboya veya leğene yerleştirilir. Baş kısmı hariç tüm gövde güzelce ıslatıldıktan sonra şampuan dökülerek köpürtülür ve bu köpükler, başın dışında bütün vücuda yayılır. Parmaklarla köpeğin vücuduna masaj yapılarak kirler kabartılır. Daha sonra, bu köpükler tümüyle temizleninceye, tüyler arasında sabun zerrelerinin kalmadığına emin olununcaya değin, uygun sıcaklıktaki suyla yıkanır. Bu arada, bir sünger ıslatılıp iyice sıkıldıktan sonra, köpeğin başı, yüzü, ağzının çevresi, gözlerin etrafı iyice silinip temizlenir. Bundan sonra köpek, yıkanılan yerden bir havluyla alınır. ılık, rüzgarsız, hava cereyanı olmayan bir yerde, eğer varsa elektrikli kurutma makinesi ile, yoksa havlu ile mümkün olduğunca kurulanır. Tüyler çıkış yönünde taranıp fırçalanır.

Eğer hava soğuksa, vücuttaki rutubet tamamıyla gidinceye kadar ev içinde tutulur. Hava güneşli ve sıcaksa, serbest bırakılarak, hareket hainde iken tüylenin kuruması ve güneşlenmesi için olanak tanınır. Ağız çevresinde uzun tüylere sahip olan köpekler, yemek sırasında bunarı kirletir. Böyle özellik taşıyan köpeklerin ağız yöresindeki tüyler, suyu sıkılmış ıslak bez veya süngerle temizlenebilir.

Köpeklerin sık sık yıkanması, yukarda belirttiğimiz gibi, türlü sakıncalar doğurur. Bu nedenle, köpeğin temizliğinde başka yöntemler de uygulanır. Bu amaçla testere talaşı denilen çok ince tahta talaşından yararlanılır. Toz halindeki bu talaş, köpeğin kıllarının arasına avuç avuç dökülerek tüylerle birlikte iyice ovuşturulur. Daha sonra, bunları dökmek için köpeğin tüyleri fırçalanır. Küçük yapılı, uzun ve seyrek tüylü, beyaz renkli bazı köpekler, beyaz tebeşir pudrası ile temizlenmekte iseler de, bu işlem tebeşir tozlarının çevreye dağılması nedeniyle pek pratik değildir.

6. Köpeğin Gezdirilmesi ve Egzersizleri: Bütün köpekler, türden türe süresi ve niteliği değişmekle birlikte, hareket etme ve egzersiz yapma gereksinimi duyar. Sürekli olarak evde yaşayan, narin yapılı bir süs köpeği, bile, bu gereksinimi yeterince sağlanmazsa, normal halini, hareketliliğini, neşesini ve bazen de sağlığını yitirir. Bu tür köpeklerin zaman zaman bahçeye çıkartılarak gezdirilmesi gerekir. Onların sağı solu dolaşmaları, öteyi beriyi koklamaları içgüdülerini canlı tutmaya, türlerine özgü koklama ve işitme duyularını doğal ortam içinde sınayarak özgüvenlerini kazanmalarına yarar. Bununla birlikte, böyle narin türlerin, fazla alışık olmadıkları dış ortamda uzun süre bırakılmaları, elverişsiz havalarda çıkartılmaları sağlıkları üzerinde iyi etki bırakmaz.

İri yapılı köpeklerin, bilhassa özel amaçlarla eğitilip çalıştırılan görev köpeklerinin bu gereksinimi çok daha fazladır. Bunlar, açık havada koşma, serbest kalma, eğitildikleri alanda egzersiz yapma gereksinimi duyarlar. Yarış köpekleri, av köpekleri, koruma ve bekçi köpekleri, çoban köpekleri uzun süre etkinlikten uzak ve hareketsiz bırakılmamalıdır. içgüdüsel tepkilerini doyurmak, eğitildikleri alandaki beceri ve yeteneklerini körleştirmemek için, sık sık uygun yörelere götürülerek serbest bırakılmalı. egzersiz ve antrenman yaptırılmalıdır.

KÖPEK EĞİTİMİNİN PÜF NOKTALARI




Köpek eğitinde başarılı olmak için dikkat etmeniz gereken hususlar şunlardır;köpeğin eğitimine ne kadar erken başlarsanız o kadar başarılı olur kolay sonuca ulaşırsınız. Köpeğin insanla ilişkisindeki ilk deneyimleri onun bütün hayatını etkiler ve kalıcıdırlar.Başlangıçta hatalı giriş yapmamak için 1-2 seans profesyonel
yönlendirme almak ilerisi için eğitiminde oluşacak hata oranlarını düşürür verimliliği arttırır.

KÖPEK EĞİTİMİ İÇİN GEREKLİ OLAN ÖZELLİKLER

SABIRLI OLMAK-Bütün eğitim boyunca çalışmalarda dost ve arkadaşça bir hava olmalıdır.Köpeğiniz ne kadar güç öğrenip,ilgisi çabuk dağılsada hevesinizi kaybetmemelisiniz. Köpeğin isteksiz olduğu durumda bile umudumuzu kaybetmeden kararlı olduğunuzu ona göstermelisiniz.

TUTARLILIK-Her çalışma ve detayı köpeğiniz hatasız,öğreninceye dek tekrarlamalı,çalışmaları köpeğiniz istediği zaman değil, siz istediğiniz zaman bitirmelisiniz.

SEVECENLİK-Eğitimdeki dostça yaklaşım,kurulacak duygusal köprü motivasyonu arttırır. Çalışmada ortam uyumlu ve arkadaşça olmalıdır. Bu köpeğin her istediği
olacak anlamına gelmez. Ne kadar sakin olursanız o kadar iyi netice alırsınız bu çalışmalardaki gerilimleri ortadan kaldıracaktır. SES TONU-Köpeğiniz emir,azar ve övgüyü ayırt edebilir,tonlamaları algılayıncaya kadar çalışın.Böylece köpek sahibinin karalılığını,memnun veya kızgın olup olmadığını anlar.Köpekler iyi duyduğundan çok fazla bağırmanıza gerek yoktur.

KÖPEĞİNİZE HER GÜN EN AZ 1 SAAT AYIRMALISINIZ!


KÖPEĞİNİZE HER GÜN EN AZ 1 SAAT AYIRMALISINIZ!

Eğitimin yaşı yoktur demiştik eğitim köpeğin ve sahibinin ortak yaşamını her iki taraf için kolay kılması bakımından köpek için şarttır .doğada vahşi ortamda yaşayan canlılar bile yaşamak için ve sürü uyumu için mutlaka anne ve babasından alabileceği bütün eğitimleri almak zorundadır Alamayan yavrular ise yaşına dahi giremeden bir başka canlıya yem olur veya bir felakete maruz kalır Evinize getirdiğiniz yavru köpekte ileriki yaşamını kolaylaştıracak eğitimini sizden alacaktır Eğitim almamış hangi canlı olursa olsun yaşamında zorluklar karşısında geri adım atar ve karşılaştığı zorluklar karşısında başarılı olamaz köpek eğer eğitimsiz ise sahibine ve çevresine mutluluk vermez ancak eğitimli bir köpek çevresinden övgü toplar o güne kadar hiç bir köpekle yakınlaşmamış bir kişi bile artık köpeğe sempati ile bakacaktır ve ön yargılardan arınacaktır.

Köpek yetiştirmenin altın kurallarını iyi etüt etmek ve anlamak köpeğinizi yetiştirmenizde size çok kolaylık sağlar,köpeğinizi iyi gözlemlemeli ve ona göre davranmalısınız.Köpek denen canlı son derece iyi bir gözlemcidir,sizi bütün gün izler ve ona göre davranır. Köpek eğitmek veya köpek beslemek diye bir şey yoktur,"KÖPEK YETİŞTİRMEK" vardır. Yavru bir köpeği alırsınız ve ölene kadar onu yetiştirirsiniz,bu zaman zarfında beslersiniz,eğitirsiniz.Köpeğiniz ile ilk komutları çalışmaya mutlaka sakin bir ortamda başlayın ve öğrenmeyi başardıktan sonra daha kalabalık ortamlarda çalışmaya devam edin.Çalışma sayıları ve tekrarlar çoğaldıkça öğrenme de hızlanır.Köpek yetiştirmek sanıldığı kadar basit değildir.Ancak bazı insanlar öğretme konusunda doğuştan yeteneklidir.Şöyle bir düşünün;mutlaka çevrenizde öğretme konusunda yetenekli bir tanıdığınız vardır.Hiç ilgilenmediğiniz bir konuyu size sohbet esnasında hissettirmeden öğretir.Sonradan siz bunun farkına varınca da hayretler içinde kalırsınız.Biz sadece size eğitimin temel teknik ve bilgilerini veriyoruz.Biz de çok iyi biliyoruz ki her köpek sahibi eğitim konusunda başarılı olamaz.On köpek sever dener fakat dört kişi başarılı olur.Eğer bu rakamları yükseltebilirsek başarılı köpek sahibi sayısı artar.Konuyla ilgili kitaplar da hep bu sebeple yazılır.Ekonomik nedenlerden dolayı da birçok insan köpeklerini eğittirememektedirler.Bu nedenle verilen bilgileri iyi değerlendirin,en azından köpeğinizi kendiniz eğitemeseniz bile doğru bir şekilde yetiştirmiş olursunuz. Anlayamadığınız bir komutu kesinlikle köpeğinize öğretmeye çalışmayın .aksi takdir de köpekte psikolojik problemlerin oluşmasına sebep olursunuz bizim kitap yazmaktaki asıl amacımız köpeğinizi problemsiz bir şekilde yetiştirmenizdir size tavsiyelerimiz de ne diyorsak elinizden geldiğince uygulamaya gayret edin Mesela siz yemek yerken asla ve asla köpeğinize masa kenarından yemek vermeyin ve verdirtmeyin diyorsak bu hem sizin hem de köpeğinizin iyiliği içindir mutlaka bu kurala uyun çünkü doğada köpek bir dilenci değildir sizin acıyıp ta vereceğiniz bir parça yiyecek köpeğinizi artık dilenci yapmaya yetecektir

Köpek yetiştirirken iki şeyden yararlanmalıyız

1- Dolaylı etki;
2- Direkt etki;
3- Tavizsiz Davranmak

Bu üç temel kuralı mutlaka daima her yerde ve ortamda kesinlikle uygulamalıyız aksi olursa köpek büyüdüğünde asla söz dinletemeyiz bazı eğitimler vardır ki asla uzmanlara danışmadan öğretmeye çalışmamalıyız (saldırı eğitimi ) gibi.

Köpeğinizin Zekası

Köpeklerde zeka komutları öğrenme ve itaat derecesine göre belirlenir. Buna göre köpeklerde zeka sıralamasında ilk 10 şöyledir;

1- Border Collie
2-Kaniş - Poodle
3-German Shephard
4-Golden Retriever
5-Doberman Pincher
6-Shetland Sheep Dog
7-Labrador
8-Papillon
9-Rotweiller
10-Avustralya Çoban Köpeği.

(Yeni bir komutu 5 ya da daha az tekrarda öğrenirler. Komuta itaat %100 e yakındır.)

3 Aralık 2008 Çarşamba

Köpeklerin Beslenmesi







Bir canlının yaşamsal faaliyetleri arasında önemli bir yer tutan beslenme tüm vücut fonksiyonlarının devamlılığı için gerekli temel unsurdur. Canlı vücudunda gelişen tüm metabolik ve fizyolojik olayların rutin işlevlerini sürdürebilmesi için bir miktar besin gereklidir ve bu yaşam payı olarak adlandırılır. Canlının bedensel aktivasyonlarını sürdürebilmesi için de gerekli bir enerji payı ihtiyacı vardır. Yaşam payı ve enerji payı canlının toplam besin ihtiyacıdır ve zorunlu olarak dışarıdan alınması gerekir. Beslenme ne kadar dengeli ve yeterli olursa canlının yaşam kaliteside aynı oranda yüksek olacaktır. Köpeğin ırk, cinsiyet, yaş ve boyutlarına göre besin ihtiyacı farklı olabileceği gibi laktasyon, gebelik, çiftleşme gibi özel durumlarında da günlük besin ihtiyacı farklı olacaktır. Biz bu farklılıkları gözeterek beslenme sayfalarında, beslenmedeki en temel unsurları ve dikkat edilmesi gereken diğer konuları açıklamaya çalıştık. Dikkat ! Bu bilgiler tamamen sağlıklı bir köpeğin temel ihtiyaçları gözetilerek hazırlanmıştır. Doğal olarak hastalıklar veya başka nedenlere bağlı olarak vücudun ihtiyaçları farklılık gösterebilir. Bu nedenle köpeğinizin beslenme şekli ve düzeni veteriner hekiminiz tarafından belirlenmelidir.
Yavru Köpeklerde Beslenme
Köpekler etoburdurlar. Sindirim sistemleri, tek bir mideden ve kısa bir bağırsak sisteminden oluşur. Bu sistem et ve et bazlı besin maddelerini kolayca sindirebilir. Yaşın ilerlemesiyle birlikte vücutta kas dokuda azalma ve yağ dokuda artış olur.
Yaşlı Köpeklerde Beslenme
Düzenli ve dengeli bir beslenme tüm canlılarda olduğu gibi köpekler içinde çok önemlidir. Köpeğinizin artık genç olmadığını, daha az hareket ettiğini ve daha az kalori harcayacağını bilmelisiniz.Yaşın ilerlemesiyle birlikte vücutta kas dokuda azalma ve yağ dokuda artış olur. Aktivitesi azalan köpeklerde mama miktarını azaltarak obesiteyi (aşırı şişmanlık) önlenlemek gerekir. Aksi halde yaşlılık nedeni ile kapasitesi azalan sistemlerde aşırı bir yük ve baskı sonucu fonksiyonel bozuklukların oluşumu kaçınılmaz olur. Eklemler ve kemikler de metabolik fonksiyonlarda da azalma sonucu kalsiyumun yetersiz emilimi ve kalsiyum / fosfor oranında değişim nedeniyle deformasyonlar olabileceğinden gıdasında yeterli ve dengeli bir kalsiyum oranı sağlanmalıdır. Enerji kaynağı olarak kullanılan karbonhidratların gıdasında yeterli düzeyde olmasına özen gösterilmelidir.

Yetişkin Köpeklerde Beslenme
Beslenmede asıl olan besinlerdeki yaşam payı ve daha sonrada gelişim payının belirlenmesidir. Köpeklerde tüm canlılar gibi hayatlarını devam ettirecek bir miktar yiyeceğe ve enerjiye zorunlu olarak ihtiyaç duyarlar.
Hamile Köpeklerde Beslenme
Gebeliğin ilk haftalarında normal oranda verilen yiyecek miktarını, gebeliğin ileri dönemlerinde miktar olarak artırmak gerekir. Yavruların gelişimine paralel olarak artış gösteren besin ihtiyacı, annenin yemeğini kademeli artırarak karşılanmalıdır. Ayrıca içerdiği protein oranının daha yüksek olmasına dikkat edilmelidir.
Zehirlenmeler
Zehirlenmeler kedi ve köpeğinizin başına gelebilecek en tehlikeli olaylardan birisidir. Zehirlenmenin türüne göre uygulanacak tedaviler farklılık gösterdiğinden mutlaka veteriner hekim müdahalesi gerektirir. Örneğin kimyasal bir maddeyle zehirlenmede uygulanacak tedavi ile bozuk bir gıdanın alımı sonucu oluşan zehirlenmede uygulanacak tedavi aynı değildir.

Kopeklerde Egitmek icin Temel Ipuclari


EĞİTİMİN TEMEL KOMUTU “OTUR’’ :

Otur komutu itaat eğitiminin en önemli komutudur. “OTUR” komutu köpeğinize itaat etmeyi ve söz dinlemeyi öğretir. Bu komutla köpeğinizi kontrol altında tutabilirsiniz.

Örneğin; köpekler yürüyüşe çıkmayı çok severler, yürüyüşe çıkmaya hazırlanırken tasmayı elinize aldığınızda köpeğiniz hoplayıp zıplamaya, sağa sola koşuşturmaya , hatta havlamaya başlayabilir. Bu durumda tasma takmak imkansızlaşır. Köpeğinizi sakinleştirmek, tasmayı rahatça takabilmek için “OTUR” KOMUTU şarttır.Bu komutla oturan köpek sakinleşir ve durup düşür ve zihnine şu notu alır.”Gezintiye çıkmadan önce oturup sahibimin tasmamı takmasını beklemeliyim”.Bir süre sonra siz tasmayı elinize alır almaz köpeğiniz kapının yanında oturarak sizi beklemeye başlıyacaktır.(Oturarak sizi beklediği zaman ödüllendirmeyi unutmayın).Tasmayı taktıktan sonra mutlaka önden siz çıkın (liderler önde yürür) ve “GEL” komutuyla köpeğinizin sizi takip etmesini sağlayın.

Bir veteriner kliniğine gittiğinizde,yürüyüşe çıkmadan önce , yemeğini vermeden önce, oyun oynamaya başlamadan önce ve oyunu bitirdikten sonra “OTUR” komutu ile köpeğinizin aşırı reaksiyonlarını engeller, sizin lider olduğunuzu ve itaat etmesi gerektiğini hatırlatırsınız.İyi bir eğitim için öncelikle kimin lider olduğunu köpeğinize ispat etmeniz gerekir.

Yeni eğitmeye başladığınız yavru köpeğinize oturmasını öğretmek için öncelikle tasması mutlaka boynunda olmalı. Tasmasını tutup net ve yumuşak bir ses tonuyla köpeğinize “OTUR” deyin, bu esnada hafifçe kalçalarından bastırarak oturmasını sağlayın. Burada unutmamanız gereken iki önemli nokta var :

1.

Oturduktan sonra mutlaka köpeğinizi ödüllendirin.
2.

Ses tonunuz mutlaka yumuşak , sevecen ve net olmalı.

LİDERLİK :

Köpekler doğada sürüler halinde yaşarlar. Her sürünün olduğu gibi köpekler de bir lidere ihtiyaç duyarlar. Liderlerin sürü içerisinde belli görevleri vardır. Sürü için barınacak yer bulmak,yiyecek bulmak,sürüyü korumak v.b liderin görevleridir. Lider önde yürür, önce yer ,en iyi yerde lider uyur,oyun vaktini lider başlatır ve bitirir. Bunlar köpek dünyasının değişmez kurallarıdır.

Ev ortamında yaşayan bir köpek aileyi bir sürü olarak kabul eder , kendiside o sürünün bir bireyidir. Bu sürü içerisinde de bir lider olmalıdır. Eğer köpek aile içinde bir liderin varlığını hissetmezse kendisi lider olmaya karar verebilir. Bu da ileride aile fertleriyle köpek arasında önemli sorunlara yol açabilir.

Bazı köpekler doğuştan liderlik karakterine sahiptirler. Bu yüzden bazıları sizin liderliğinzi hemen kabulenirken bazılarına da her gün (hatta bazen daha sık) hatırlatmanız gerekir.

Köpeğinize kimin lider olduğunu öğretmek için asla şiddet kullanmayın. Ancak katı, kararlı ve adil olun. Aşağıdaki birkaç küçük ip ucu bu konuda size yardımcı olacaktır. Ancak unutmayın liderini tanımak ve kabullenmek yavruyken başlar. Aşağıdaki kuralları ASLA yetişkin bir köpeğe uygulamaya kalkmayın.

1.

Köpeğinizi belli saatlerde besleyin, mama kabını 20 dk dan fazla köpeğin önünde tutmayın.
2.

Önce siz yiyin sonra köpeğinizi besleyin.
3.

Kapıdan önce siz çıkın.
4.

Asla köpeğinizle güce dayalı oyunlar oynamayın (bir halatı iki ucundan asılmak).
5.

Göz göze geldiğinizde ASLA önce siz gözlerinizi kaçırmayın.
6.

Köpeğinizin sizi ,başkasını veya bir eşyayı ısırmasına izin vermeyin.
7.

Köpeğinizle ASLA aynı yerde yatmayın.
8.

Yanınıza gelip kendini sevdirmeye çalıştığında onu sevmeyin.
9.

Oyunun başlama ve bitiş zamanına siz karar verin.
10.

Yavru köpekler veya küçük ırk köpekler kucağa alınmak veya kucaktan inmek istediğinde hemen kucağınıza almayın veya hemen kucaktan bırakmayın. Önce iyice sakinleşmesini bekleyin.
11.

Köpeğinizle aynı boya gelecek şekilde yanına oturmayın veya yanında yatmayın.
12.

Koltuk, kanepe gibi eşyaların üzerini çıkmasına izin vermeyin.
13.

Köpeğinizi küçük çocuklarla veya köpeklerden korkan insanlarla aynı odada yalnız bırakmayın.
14.

Köpeğinizin yatma ve uyuma yerini mutlaka siz belirleyin.
15.

Köpeğiniz geçeceğiniz yol üzerinde yatıyorsa etrafından dolaşmayın,üzerinden atlamayın,onu kaldırın ve yolunuza devam edin.
16.

Evdeki tüm eşyalar, hatta onun oyuncakları bile size aittir,siz onları köpeğinize yalnızca ödünç verirsiniz. Köpeğiniz bunu bilmeli ,siz izin vermeden herhangi bir eşyayı veya oyuncağını ağzına alırsa “BIRAK” veya “HAYIR” komutuyla bırakmasını sağlayın. Bıraktıktan sonra ödüllendirin.
17.

Sizin istemediğiniz bir şey yaptığında ensesinden tutup hafifce sarsın ASLA elle veya başka bir cisimle ona vurmayın.

KÖPEĞİNİZE GEL DEYİNCE GELMEYİ ÖĞRETMEK:

Köpek sahipleri çoğu zaman aynı hatayı yaparlar ve köpeklerine GEL deyince GELMEMEYİ öğretirler. Şu örneğe bir bakalım:

Daisy, yeni evine ve yeni sahibine alışmaya çalışan 4 aylık bir Golden Retriwer. Evin yeni sulanmış arka bahçesinde üstü başı çamur içinde, bütün çiçekleri ezmiş,yaptığı yanlışın farkında olmadan koşturup oynuyor. Birden sahibi geliyor, manzarayı görüyor ve sinirli bir şekilde bağırıyor.”DAİSY SENİ YARAMAZ KÖPEK GEL BURAYA” Daisy sahibinin ses tonundan birşeylerin ters gittiğini anlıyor, biraz mahçup, biraz üzgün sahibinin yanına gidiyor. Sahibi Daisy’yi tasmasından hızla asılıyor ve bağırıyor “SENİ TERBİYESİZ HAYVAN NE YAPTIN BÖYLE”. Daisy insanlarla yaşamayı yeni öğrenen bir köpek olarak zihnine önemli bir not alıyor.”GEL komutu sahibimin sinirli olduğunun işareti, bir daha GEL diye seslendiğinde sahibimden uzak durmalıyım.”

Bir süre sonra sahibi Daisy’ye sesleniyor”Dasy buraya gel kızım” Daisy hemen hatırlıyor “Sahibim yine sinirli yaklaşmasam iyi olur.” Sahibi tekrarlıyor”Daisy buraya gel.” Daisy’de hiç tepki yok. Sahibi sinirleniyor,gidiyor,tasmasından yakalıyor ve başlıyor şiddetle sarsmaya “Sana gel deyince geiceksin tamam mı ***** hayvan?” Daisy hemen zihnine önemli bir not daha kaydediyor” GEL komutu cezalandırılacağım anlamına geliyor.”

Sahibi Daisy’ye GEL komutunu öğretmeye karar veriyor ve onu arka bahçeye çıkarıyor karşısına geçiyor ve derse başlıyorlar.”Daisy GEL buraya kızım” Daisy şöyle bir etrafına bakınıyor, kuyruğunu sallıyor fakat gelmeye hiç niyeti yok. Sahibi tekrarlıyor “Daisy GEL buraya”. Daisy birkaç saniye düşünüyor ve başlıyor bahçenin içinde kaçmaya. Sahibi peşinden koşuyor ve bağırıyor “Sana GEL deyince GELİCEKSİN . Bunun ne anlama geldiğini bilmiyormusun” Daisy içinden cevaplıyor “Bilmezmiyim yine başım belada” .

KÖPEĞİNİZE GEL KOMUTUNU ÖĞRETMENİN DOĞRU YOLU :

1.

Eğitime yeni başlanıyorsa,köpeğinizin tasması mutlaka boynunda , tasmanın kayışı elinizde olsun. kullandığınız tasmanın kayışı çok uzun olmamalı,köpeğiniz size doğru gelirken arkasından sürüklenen kalış köpeğinizi ürkütebilir. Bu iş için en iyisi FLEXI tipi tasmalardır.
2.

GEL komutunu verdikten hemen sonra komutu tekrar etmeyin köpeğiniz komutu GEL-GEL olarak öğrenir.Komutu her zaman yumuşak bir ses tonuyla söyleyin,köpeğinizi gelmeye zorlamak veya disipline etmek için bağırarak tekrar etmeyin. Köpeğiniz bu komutun kızgınlık ifadesi olduğunu düşünebilir.
3.

Köpeğinize GEL komutunu yeni öğretiyorsanız,komutu tek olarak kullanın “BURAYA GEL, YANIMA GEL” şeklindeki komutlar köpeğinizin kafasını karıştırabilir.
4.

Eğitim süresini kısa tutun, bu işi köpeğiniz için sıkıcı hale getirmeyin 5-15 dakikalık periyotlar halinde günde 3 kez yapılan eğitim idealdir.
5.

Eğitimi boş alanlarda yapmaya çalışın. Etrafta oyun oynayan çocuklar,diğer köpekler,araba gürültüsü, v.b. köpeğinizin dikkatini dağıtır.
6.

GEL komutundan sonra gelen köpeğinizi mutlaka ödüllendirin. Ödüllendirme köpeğinizin sevdiği bisküvi, kraker gibi bir yiyecek olabileceği gibi sevip okşama şeklinde de olabilir. Onu ödüllendirirken bir yandan da sevecen ve yumuşak bir ses tonuyla onunla konuşun.

TUVALET EĞİTİMİ :

Başarılı bir tuvalet eğitimi için dört ana kural vardır.

1.

Köpeği kafesine kapatmak.
2.

Eğitim
3.

Ödüllendirme
4.

Zamanlama

Köpeği Kafesine Kapatmak :

Yavru köpekleri çok küçük olmayan içinde rahatça hareket edebilecekleri bir kafese kapatarak evin içinde serbestçe dolaşmalarını engellemek, tuvalet eğitimini için en etkili yoldur. Köpekler yattıkları yere tuvaletlerini yapmazlar.

Eğitim ve Ödüllendirme :

Tuvalet eğitimi için mutlaka tasması boynunda , kayışı elinizde olmalı. Böylece köpeğinizi kolayca kontrol altında tutabilirsiniz. Tasma sayesinde köpeğinizin tuvaletini yapacağı yeri de siz belirlersiniz. Köpeğinizin her köşeye işaretlemek amacıyla azar azar çişini yapmasına(erkek köpekler) izin vermeyin.

Köpeğinize tuvaletini yaptırmak için ( “HADİ”, ” TUVALET”, ”ÇİŞŞ” ) gibi bir komut seçin.Köpeğinizin tuvaletini yapmasını yapmasını istediğiniz yere gelince bu komutu söyleyin ve defalarca tekrar edin. Tuvaletini yapmaya başlayınca onu yumuşak bir ses tonuyla güzel sözler söyleyerek ödüllendirin. Ödüllendirmeyi köpeğiniz tuvaletini yaptığı esnada yapın daha sonra değil. Ödül için yiyecek vererek ve onu okşayarak rahatsız etmeyin. Köpeğiniz tuvalet eğitimi için seçtiğiniz komutu öğrendikten sonra evde “HADİ dışarı çıkalım, ÇİŞ varmı, TUVALET varmı” şeklinde sorduğunuzda size havlayarak , kuyruk sallayarak veya kapıya doğru koşarak cevap verecektir.

Zamanlama :

Köpeklerin tuvalet ihtiyaçları yaklaşık olarak yaşlarıyla orantılıdır.

2 aylık = 2 saatte bir

3 aylık = 3 saatte bir

4 aylık = 4 saatte bir

6 - 8 aylığa kadar bu oran kabul edilir ve köpeklerin dışarı çıkarılma saatleri bu orana göre belirlenebilir.

Yavru köpekler özellikle uyandıktan sonra , mama yedikten ve oyun oynadıktan sonra tuvalet ihtiyacı duyarlar. Tuvalet eğitimi esnasında küçük kazalar olabilir ,köpeğiniz tuvaletini evin içine yapabilir. Eğer köpeğinizi tam tuvaletini yaptığı esnada farkederseniz sert bir ses tonuyla “HAYIR” komutuyla onu uyarın ve yaptığının yanlış olduğunu anlatın. Tasmasını takarak dışarı çıkarın. Ancak köpeğiniz tuvaletini yapmış işini bitirmiş ise onu cezalandırmanız boşuna olacaktır. Köpeğiniz ne için cezalandırıldığını anlamayacaktır.

Bazen akşam işten geldiğinizde köpeğiniz sizi kapıda karşılar, sizi görür görmez sağa sola çişini yapmaya başlar. Bu kesinlikle bir eğitim sorunu değildir. Bu davranışıyla köpeğiniz sizin liderliğinizi kabul ettğini göterir (Köpek dilinde). Bu yüzden köpeğinize kızıp onu cezalandırmayın. 2 yaşından sonra kendiliğinden bunu yapmaktan vazgeçecektir.Eğer bu davranışından çok rahatsız oluyorsanız bunu engellemek için birkaç yol deneyebilirsiniz .

1.

Eve geldiğinizde köpeğiniz sizi karşılarsa karşısına geçip ona hükmeder şekilde tepesine dikilmeyin.
2.

Bazen yumuşak tonda dahi olsa köpeğinizle konuşmanız onu sevmeniz çişini yapmasına neden olabilir.
3.

Yapmanız gereken tek şey iyice sakinleşene kadar onunla ilgilenmeyin,sevmeyin ve konuşmayın .kapıyı açıp dışarı çıkarabilirsiniz. Çişini dışarı yaptığında ödüllendirmeyi unutmayın.
4.

Bu davranışı nedeniyle asla onu cezalandırmayın.Bu sadece size duyduğu saygının köpek dilinde ifadesidir.